TR72 YAPI SEKTÖRÜ RAPORU
77
77
Eylül 1987’de Kanada’nın Montreal kentinde, ozonu tahrip eden maddelerin kullanımının kontrol altına alınması için 24 ülke ve Avrupa Ekonomik
Topluluğu arasında protokol yapılmıştır. Protokolde CFC’lerin belirli süreç içinde kullanımının azaltılması ve hatta tamamen yasaklanması
karara bağlanmıştır. Ozon tabakasında meydana gelen tahribatın değerlendirilmesi ve araştırılması için 1987 yılında Montreal Protokolü’nü
değerlendirme amacıyla 1990 yılında Londra’da 54 ülkenin (Türkiye dahil) katılımıyla yeni kararlar alınmıştır. Bu kararlarda Montreal’de alınan
kararlar desteklenmiş ve CFC gazları için azaltma takvimi başlatılmıştır. Söz konusu gazlar sadece XPS üretimine yönelik gazlar değildir. Klima
sistemlerinde soğutucu akışkan, aerosollerde itici gaz, elektronik devre üretiminde temizleyici akışkan başta olmak üzere XPS üretiminde ve
birçok alanda kullanılan ürünlerdir.
Montreal Protokolü’ne göre gelişmiş ülkelerde 2020 yılına kadar HCFC karışımları kullanımının %99,5 oranında azaltılması, 2030 yılında
ise kullanımdan kaldırılması hedeflenmektedir. Protokol, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için 10 yıl ötelenmiş bir azaltma programı
öngörmekte ve kullanılan miktarın 2015 yılı baz değerlerinde dondurularak 2040 tarihine kadar belirlenecek program dahilinde azaltılması
ve kullanımdan kaldırılmasını benimsemektedir. Montreal Protokolü’ne imza koyan ülkeler bu hedef doğrultusunda kendi azaltma ve alternatif
gazlara geçiş programlarını oluşturmuşlardır. Türkiye’den farklı olarak gelişmiş sanayiye sahip AB üyesi ülkeler, HCFC gazlarının kullanımını
Montreal Protokolü takviminden önce, 2003 yılında kendi inisiyatifleri ile sonlandırmışlar ve üretime HFC, CO2 gibi alternatif gazlar ile devam
etmektedirler. AB dışında Amerika, Rusya, Çin, Kanada, Japonya ve ülkemizde dahil olmak üzere birçok ülkede HCFC gazları ile aktif olarak XPS
üretimi yapılmaktadır.
Ülkemizde 1995 yılına kadar üç XPS üretim tesisi kurulmuş ve kurulan tüm tesislerde düşük ozon delme potansiyelleri (ODP) doğrultusunda
HCFC gazları tercih edilmiş, CFC gazları XPS üretim amaçlı olarak ülkemizde hiç kullanılmamıştır. Montreal Protokolü’nde alınan kararlar
doğrultusunda CFC türevi gazlar 1995 yılı sonuna kadar terkedilmiş ve ozon delme potansiyeli (ODP) %90’nın üzerinde azaltılmış olan HCFC
(hidrochloroflorokarbon) gazları kullanılmaya başlanmıştır. Bugün için ülkemizde XPS üretimi için kullanılan HCFC gazlarının ozona zararlı
etkileri %93,5-94,6 oranında azaltılmış ancak tamamen ortadan kaldırılamamıştır.
Binalarda dış duvarlardan ısı ve su girmemesi ancak hava giriş çıkışının devam etmesi istenen bir durumdur. Yapılan mantolama uygulamalarında
yapının nefes alış verişini devam etmesine daha fazla olanak sağlayan uygulama taş yünüdür. Özellikle Kayseri’de bu konuda yeni tesisler ihdas
edilmiş olup; önümüzdeki süreçte kentsel dönüşüme girecek 400.000 konut, Kyoto ve Montreal gibi protokollerin getireceği yaptırımlar ve Enerji
Verimliliği Kimlik belgesi gibi zorunluluklar düşünüldüğünde, pazarın çok daha fazla büyüyeceği öngörülmektedir.
EPS ve XPS sektörü ile alakalı göz önünde bulundurulması gereken bir başka alternatif yatırım konusu da dekoratif köpüklerdir. Özellikle iç
mekanlarda istenilen gerçeklikte beton, ahşap, metal ve geometrik dokularda kaplama yapma imkanı sunan bu malzemelerin üretimi ülkemizde
oldukça sınırlı durumda olup çoğunlukla ithal edilmektedir. TR72 bölgesinde tek bir ithalatçısı bulunan ve iç mimariye yönelik bir ürün olan
dekoratif poliüretanların m² birim fiyatları, ısı yalıtımında kullanılan benzer ürünlerin 4-5 katıdır. Akvaryum içlerinde dekoratif amaçlı kullanılan
ve Dünya’da sayılı tesislerde üretilen poliüretan kaplamaların ise metretül fiyatları 150-250 dolar arasında değişmektedir.